ANA SAYFA » BİLGECE HİKAYELER » KALPTEN DİNLEMEK
Evliliğinde şiddetli fırtınalar ve süregelen geçimsizlik yaşayan adam, evini terk ederek annesinin evine gelmişti. Annesi ona sarıldı ve bir öğüt verdi:
“ Git, eşinin söylediklerini dinle oğlum.”
Adam annesinin öğüdünü tuttu; o akşam eve gittiğinde, eşinin söylediklerini dinlemeye başladı
Aradan kısa bir süre geçtikten sonra adam, yine aynı nedenle annesine geldi. Annesi bu kez oğluna şefkatle sarıldı ve onun saçlarını okşamaya başladı. Sonra da kulağına, yeni bir öğüt fısıldadı:
“Şimdi eve git ve eşinin sana söylemediği her sözcüğü dinle,” dedi. “Çünkü sevgiye ulaşan yolun kapısının gerçek anahtarı, sevdiğini kulaklarından önce, kalbinle dinleyebilmektir.”
Belki de bizim son yıllarda asıl unuttuğumuz bu işte.
Birbirimizi dinlemediğimizi, sadece dinliyor göründüğümüzü ve dinlediklerimizi de anlamadığımızı fark etmiyoruz.
Yalnızlıklarımızın sebebinin birbirimize bu kadar yabancılaşmamız olduğunu da fark etmiyoruz. Kalabalıklar içinde kayboluyoruz ve hep aynı şeyden şikayet ediyoruz. Yalnızlığımızdan. Kendi sesimizde boğluyoruz, gürültüler içinde yok oluyoruz.
İletişim dediğimiz en önemli konuda en önemli işi unuttuk: Dinlemeyi!
O nedenle ikili ilişkilerde kaybediyoruz, o nedenle iş ilişkilerinde tökezliyoruz, o nedenle hep olumsuzluklarla uğraşmak zorunda kalıyoruz.
Çünkü:
Dinlemeyen anlayamaz.
Anlamayan öğrenemez.
Öğrenmeyen yapamaz.
Yapamayan başaramaz.
Başaramayan mutlu olamaz.
Öyleyse önce dinlemeyi bilmek lazım, kalpten, gönülden, içten ve dikkatle dinlemek lazım.
O zaman söylenenlerden başka söylenemeyenleri de duyacağız.
[2015-08-08]