ANA SAYFA » MAKALELER » ANNE & BABA » ÇOCUKLARA HAYIR DEMEK, HAYIR DEMEYİ ÖĞRETMEK
Günümüzde birçok anne babanın ortak sorunudur çocuklarına ‘hayır’ demek. Hayır demekle olumsuz sonuçlara yol açacağından korkan ve zaman zaman nasıl davranacağını bilemeyen anne babalarla karşılaşıyoruz.
Oysa anne babalık çocuğun her dediğine ‘hayır’ demek olmadığı gibi her dediğine ‘evet’ demek de değildir. Anne babalık çocuğu olumlu motivasyon öğelerini kullanarak disiplin kuralları içinde yetiştirme becerisidir. Olumlu motivasyon ve olumsuz motivasyon konusu ise oldukça önemlidir. Zira bizim ülkemizde genel olarak uygulanan olumsuz motivasyondur.
Sadece çocuklara karşı değil biz yetişkinlerin birbirimize olan tavrı da hep olumsuz motivasyon odaklıdır. Sahip olduğumuz olumlu özellikleri, başarıları, yetenekler değil, yapamadıklarımızı, çok yeterli olmadığımız alanları vurgularız. Çocuklarımıza da aynen bu tutumu belirlediğimiz için çocuklarla kurduğumuz iletişimde de hep kopukluklar oluyor, bir türlü sağlıklı iletişim oluşturamıyoruz. Çünkü çocuklar bizi dinlemiyor, ebeveynlerinden gelen uyaranlara tepki vermiyor.
Öncelikle çocuklara 'hayır' diyerek kötü anne babalar olmayacağımızı vurgulamak isterim. Çocuklar sınırlarını bilmeye ihtiyaç duyarlar. Büyüme aşamalarında ise nerede duracaklarını, sınırlarını zaman zaman hatırlatmak gerekir çünkü toplumsallaşma aşamasında çocukların yaşadıkları asıl sıkıntı tam da bu noktada ortaya çıkar. Onlar talepkardır, her şeyi isteyebilir, her şeyi hak görebilirler. Ancak onlara sağladığınız abartılı kolaylık ve konfor, mutluluktan çok mutsuzluk getirir.
İstediklerini bu kadar kolay elde etmeye alışan bir çocuğun kendi kendini motive etmek, isteklerini ertelemek, beklemek, başka insanlara ve haklarına saygı göstermek konusunda hep sorunlar yaşadığı görülür. Dışarıdaki hayat böyle değil çünkü.
Toplum hayatı içinde onun her istediğini yapmaya hazır bireyler, arkadaşlar, işverenler, çalışma arkadaşları yok. Her konuda çaba göstermesi, hak etmesi gerekecek.
İşte anne baba olarak asıl vermemiz gereken yeterlilik bu olmalı. Kendi ayakları üzerinde durma becerisi.
Elbette ki çocuklar, zaman zaman isteklerini elde etmek için her yolu deneyecekler, önemli olan sizin istikrarlı bir anne baba tutumu sergilemenizdir.
Dikkat edilmesi gereken nokta, çocuğunuza ‘hayır’ dediğinizde gerçekten yapılmaması gereken bir konuda ‘hayır’ dediğinizden ve onun merak ve keşif duygularını köreltmediğinizden emin olmaktır.
Bunun dışında bir de çocuklara ‘hayır’ demeyi öğretmek var. Bu ikisi aslında birbirinden ayrılamaz derece önemli ve ilişkili. Çocuklar toplumsallaşmayla beraber ‘hayır’ demeyi ve kendilerine de ‘hayır’ denebileceğini öğrenirler. Biz anne babalar bu konuda çocukların kafasını karıştırıyoruz. Çocukların kime, ne zaman ve ne durumda ‘hayır’ demeleri gerektiğini tam olarak anlatamıyoruz. Açıkçası biz yetişkinler de bu ‘hayır’ kelimesini kullanma konusunda sıkıntı yaşıyoruz.
Bu konuda çok net bir açıklama var aslında. Çocuklarınıza özellikle arkadaşlarıyla olan ilişkilerinde kendisine istemediği bir şeyi yapan, ya da yaptırmaya çalışan, zorlayan arkadaşlarına ve yetişkinlere ‘hayır’ demekten çekinmemesini söylemelisiniz. Bu son yıllarda sıklıkla gündeme gelen tacizi önlemeye yarayan bir adımdır aynı zamanda. Çünkü maalesef artık sadece yabancıların tacizi değil, aile içinden tanıdık, bildik insanların tacizinden bahsediyoruz.
Son aylarda gündeme gelen taciz, şiddet ve tecavüz olaylarının neredeyse tamamı aileye yakın kişiler tarafından gerçekleştirildi. Ve bu nedenle çocuklar güvenerek saldırganla ya da tacizciyle gittiler. Zor olan kısım da burası. Bu konuda nasıl bir güvenli alan oluşturabiliriz konusunu defalarca yazmak, konuşmak, gündemde tutmak ve önlemleri konuşmak zorundayız.
Doğru yerde kullanılan ‘hayır’ın pek çok sorunu daha başından ortadan kaldıracağını unutmayın.*
[2015-03-18]
Son yıllarda yetiştirdiğimiz çocuklarda ve ebeveynlerinde inanılmaz bir değişim yaşanıyor. Çocuklar hızla büyüyor, küçük kadınlar ve küçük adamlara dönüşüyor. Ergenlik ilkokul ...
Gün geçmiyor ki çocuklara yönelik taciz olayları medyada yer almasın. Neredeyse kanıksadık, çocukların uğradığı tacizi. Oysa en tehlikeli şey bu. Ahlaksız ...
K Kuşağı ve 2000 sonrası doğan çocukları tanımladığım Tekno-Dijital Kuşak, sanal ortamlarda yer alarak kendilerini var etme ve duygu ve düşüncelerini ...
Oyuncaklar, çocukların gelişiminde ve dış dünyaya hazırlanması sürecinde oldukça büyük bir öneme sahip. Çocukların yaratıcılığını ve hayal dünyasını geliştiren oyuncaklar, çocuğu ...