Stresle başa çıkma konusunda hemen herkesin birleştiği ortak nokta, Stres duygusunun kişisel tutumlarla ve hayata bakış açınızla yakından ilgili olduğudur. Kısaca deniyor ki, stres faktörü olarak görülen bir olay ya da durum her insanı farklı etkiler ve sizin için stres sayılabilecek durum bir başkası üzerinde aynı derecede etkili olmayabilir. Genel ve çok belirgin bazı durumları saymazsak demek ki stres aslında kişisel bir duygu durumu. O zaman stresle başa çıkma konusunda da kendi başa çıkma yöntemlerimizi ve savaş taktiklerimizi oluşturmak gerekiyor.
‘Başınıza gelen olayların %10’u gerçekten başınıza gelenler, %90’ı da başınıza gelenlere verdiğiniz tepkilerden oluşur.’ Sözünü hatırlatıyor ve stresle başa çıkmakta neler yapılabilir konusunda önerilerime geçiyorum:
Strese yol açan en önemli etkenlerden biri de ‘Hayır’ diyememektir.
Birileri bizden bir şey yapmamızı istediğinde, genellikle onları kaybetmekten, kırmaktan korkarız ve zor durumda kalma pahasına ‘evet’ diyerek kabul ederiz. Üstelik o kadar gereksiz bir empati kurarız ki, sonradan mutlaka ‘evet’ dememiz gerektiğine ve doğru yaptığımıza kendimizi de ikna ederiz. Oysa güzel bir söz vardır: Evetler başkalarının kararı, hayırlar sizin kararınızdır.
Bizden bir şey yapmamızı isteyen ve hayır diyemediğimiz pek çok kişi aslında bizim en yakınımızdakilerdir. Bazen çocuklarımız, eşimiz, anne babamız, yakın arkadaşlarımız,herkes olabilir. Belki isteklerine evet diyerek onlara yardımcı olduğunuzu düşünüyorsunuz ama ya böyle değilse ve ya onların deneyim kazanmalarına, ayakta durmalarına engel olacak kadar hayatı kolaylaştırıyorsanız. Belki evet’leriniz onların olgunlaşmalarını da engelleyen evetlerdir, bilemezsiniz.
Hayır diyememek, onaylanma, başkaları tarafından beğenilme ve sevilme ihtiyacınız olduğunu gösterir. Bu ihtiyacınız doyurulmadığı sürece istemediğiniz halde ‘evet’ demek zorunda hissedersiniz. Oysa siz evet dediğiniz sürece, kendiniz olarak davranmadığınızı ve başkalarının düşünce ve isteklerini kendi değerinizin önüne koyduğunuzu göz ardı etmiş oluyorsunuz. Unutmayın ki siz istemedikçe başkaları için bir şey yapmak zorunda değilsiniz:
• Kime ve neye hayır demeniz gerektiğini iyi hesaplayın.
Gerçekten yardıma ihtiyacı olan bir arkadaşınıza yardım gerektiğinde hayır demeniz doğru olmayabilir. Ancak sizi zorlayacak ve angarya yaratacak bir iş için de evet demeniz yanlıştır.
• Kendinize düşünme fırsatı verin
Size teklif edilen ya da sizden talep edilen herhangi bir şey için zaman kazanın ve kendinize düşünme payı bırakın. Beklemediğiniz anda gelen her tür teklif için süre isteyin. Birkaç saat ya da birkaç gün size bir şey kaybettirmeyecek ama çok şey kazandıracaktır. Öncelikle oldu bittilere gelmeyeceksiniz ve kendinize olan özsaygınızı yitirmeyeceksiniz. Sonradan ‘keşke’ demeyeceksiniz.
• Suçluluk duymayın
Sizden istenen bir şeye ‘hayır’ dediğinizde kötü bir şey yapmışsınız ya da insanları üzmüşsünüz gibi hissetmek, kendiniz gibi davranabilmenizin önündeki en büyük engeldir. Oysa siz neden ‘hayır’ dediğinizi ve amacınızın başkalarına zarar vermek olmadığını biliyorsunuz.Sizin için doğru cevap ‘hayır’sa bu kelimeyi kullanmaktan korkmayın.İstemeden üstlendiğiniz her sorumluluk size mutsuzluk olarak geri dönecektir ve kendinize bunu yapmaya hakkınız yoktur.
• Yazarak ‘hayır’ deme yöntemlerinizi belirleyin
Bu yöntem müthiş bir çalışmadır ve olumlu sonuçlarını kısa sürede fark edersiniz. Yöntem son derece basittir: Sizin hayır diyemediğiniz her durumu hem önceden edindiğiniz deneyimlere dayanarak hem de tahminlerinizi hesaba katarak bir deftere yazın ve bu isteklere uygun ‘hayır’ cevapları geliştirin. Örneğin arkadaşlarınız genellikle sizden ne isterler ve sizin içinizden aslında onlara ne cevap vermek geçer? Hangi kelimeleri kullanarak sizden istenenlere ‘hayır’ cevabı verebilirsiniz? Hangi gerekçeler sizin kolaylıkla söyleyebileceğiniz yanıtlar olabilir?
• Kısa ve öz açıklama yapın
Sizden bir şey istendiğinde sözü uzatmadan ya düşünmek için zaman isteyin ya da durumunuzu kısaca açıklayın. Gerekçe sunmak zorunda da değilsiniz. Hatta gerekçenizi özel olduğu için söylemeyebilirsiniz bile: ’’Şu an bu isteğine özel sebeplerden dolayı evet diyemeyeceğim, yardımcı olamadığım için özür dilerim.’’ Şeklinde bir cevap karşınızdaki insanın size fazladan sorular sormasının ve sizi zorlamasının da önüne geçecektir.
• Seçenekler Yaratın
Hayır dediğinizde karşınızdaki insanın üzüleceğini düşünüyorsanız ve gerçekten de yardımcı olmak istediğiniz birisiyse, başka bir gün ya da zaman için yardımcı olmaya çalışacağınızı söyleyin. Ya da ona yardımcı olabileceğini düşündüğünüz başka kişiler ve seçenekler önerin. Böylelikle ona yardımcı olmak istediğinizi ama o gün için müsait olmadığınızı anlayacaktır.
Hayır cevabı aslında müthiş güzel bir cevaptır ve bir kez kullanmaya başladığınızda içerdiği sihiri keşfedersiniz. İstemediğiniz bir eylem için hayır demek, kendiniz olmaktır,kendi kararınızı ve seçiminizi yapmaktır ve istemediğiniz olay ya da kişilerin hayatınızın orta yerine yerleşmelerine ‘dur’ demektir. Unutmayın ‘hayır’ dediğiniz şey,sizden bir şey yapmanızı isteyen insanlar değil,yapmanızı istedikleri eylemdir. Dolayısıyla aslında reddettiğiniz, insanlar değil, taleplerdir. Suçluluk duymanız ya da sizi sevmeyeceklerini düşünmeniz çok önceden bilincinize yerleşmiş yanlış inançlardan kaynaklanır.
Sürekli evet demek zorunda kaldığınızda insanların aslında sizi değil, size yaptırdıkları eylemleri sevdiklerini unutmayın.
İnsanların sizi evet dediğinizde daha çok seveceklerini düşünüyorsanız insanlarla ilişkilerinizi yeniden gözden geçirmenizde fayda var.
[2013-12-06]