ANA SAYFA » MAKALELER » GÜNCEL YAZILAR » DİSMORFOFOBİ -Kendini Beğenmeme
İlk kez İtalyan psikiyatr Enrico Morselli tarafından, 1886 yılında tanımlanan psikolojik bir bozukluktur. Kendini beğenmeme, Ayna hastalığı ya da Vücut Dismorfik Bozuklugu olarak da bilinir. Bu rahatsızlıkta kişi, vücudunun bir bölümü beğenmez ya da görüntüsünün kötü olduğunu düşünür. Kişinin bedenine ait olumsuz düşünceleri iki farklı biçimde ortaya çıkabilir: Birincisi bireyin kendi vücuduna ait olumlu algısının bozulmuş olmasıdır yani vücudunun burun, kulak, el gibi bazı bölgelerini beğenmemesidir. İkincisi ise başkalarının kendi vücudundaki bazı bölgeleri beğenmediğini düşünmesidir. Bazen ikisi bir arada görülür. Her iki durumda da bu bozuklukla beraber görülen başka sorunlar da vardır. Örneğin depresyon veya takıntılar bu hastalığa eşlik eden sorunlar arasındadır.
Dismorfofobi rahatsızlığında görünen gerçek bir bedensel kusur olmamasına rağmen, birey bir bozukluğu olduğunu veya çok çirkin olduğunu düşünerek özellikle estetik cerrahların kapısını aşındırsa da aslında yardım alınacak yer psikiyatri olmalıdır. Bazı durumlarda bireyin fiziksel bir sorunu olabilir gerçekten ve kişi bu bozukluğu o kadar dert edinir, o kadar kafasına takar ki, bir süre sonra bu bozukluğun dışında vücudunun başka bölgelerinin de sorunlu olduğunu düşünmeye başlar. Dismorfofobi’nin Ayna hastalığı olarak tanımlanmasının bir sebebi de kişinin ya aynalara küs olması ya da sürekli aynaya bakarak kendisini inceleme ihtiyacı duymasından kaynaklanır. Bu rahatsızlık genellikle içe kapanık, arkadaş edinmekte sorun yaşayan, insanların yargılarına ve düşüncelerine çok önem veren ve kaygı düzeyi yüksek kişilerde daha sık görülebiliyor.
Bazı ağır vakalarda kişi, kendisinde var olduğuna inandığı bedensel kusur konusunda çevresindekileri ikna edemediğini gördüğünde gerçek anlamda kendisine ve sorunlu olduğunu düşündüğü organına zarar verebilir. Bedeni hakkında bu kadar çok takıntıya sahip olmak, bireyin tüm sosyal yaşantısını ve sosyal ilişkilerini bozacak kadar kötüleşebilir. Zira birey sadece kendisi ve bedeni hakkındaki olumsuz yargısı hakkında konuşmak isteyerek çevresindeki insanların düşüncelerini öğrenmeye çalışır ve duyduğu hiçbir olumlu yoruma inanmaz.
Dismorfofobi her dönemde görülebilen bir rahatsızlık olmakla birlikte son yıllarda artan oranlarda görülmesinin sebeplerinden biri toplumsal olarak estetik algılarımızın değişmiş olmasıdır. Giderek daha fazla insanın estetik uzmanlarına başvurduğunu ve özellikle göğüs, genel yüz operasyonları geçirdiğini gözlemliyoruz.
İletişim ve teknoloji alanlarındaki gelişmeler de estetik operasyonların daha çok duyulmasında ve kabul görmesinde önemli etkenler arasında sayılabilir. Sosyal paylaşım platformlarında insanların birbirleriyle olan iletişimi ve etkileşimi arttıkça, kişilerin kendilerine yönelik estetik kaygılarında da ciddi anlamda artışlar başlamış durumda. Daha iyi ve güzel görünmek, daha iyi giyinmek, daha pırıltılı hayatlar sürmek gibi isteklerin artışı, Dismorfofobi rahatsızlığına doğrudan sebep olmasa bile tetikleyen etkenler arasında görülebilir.
Bu rahatsızlıkta kesinlikle psikiyatrik tedavi şarttır. İlaçlı tedavi ile birlikte psikoterapi görmek sorunun aşılması yolunda çok önemli faydalar sağlar. Bunun dışında bireyin sosyal etkinliklerde yer alması, kendisini ifade edebileceği uğraşlar edinmesi, spor ve sanat dallarıyla uğraşması, özellikle başkalarına yardım konusunda gönüllü çalışmalarda yer alması ciddi anlamda gelişimine katkı sağlayan faaliyetlerdir. Bireyin başkalarına destek ve yardımda bulunması bir anlamda kendisine de yardım etmesi anlamına gelecek ve iyileşmesinde önemli bir itici güç olacaktır.
[2020-01-19]
Her nimetin bir külfeti vardır derler. Teknoloji hayatımıza girdiğinden beri hayatlarımız kolaylaştı belki ama, olumsuz bazı etkileri de ortaya çıkmaya başladı. ...
Bilindiği gibi bir bebek doğduğu andan itibaren yürümeye ve kendi başına hareket etmeye başlayana kadar hep başkalarının bakımına muhtaçtır.Bir yaş sonrası yürümeye başlayan ...
Günümüzde Covid19 salgını ile beraber her eylemin, eğitimin, iş hayatının, sosyal ilişkilerin de dijital araçlar yoluyla yapılması hepimizi akıl almaz bir ...
Gündüz kuşağının önemli simgelerinden biri haline gelen evlilik programları bireysel ve toplumsal ruh sağlığı açısından ciddi sorunlar içeriyor. Bilindiği üzere bu ...